Hemen Çıkma Oranı Nedir ve Nasıl Azaltabilirsiniz? Blogunuz üzerinde çok çalışıyorsunuz.O halde insanların onunla etkileşime girmesini istersiniz.Bir blogcu için, hiçbir şey bloglarınızı okumadığını bilmekten daha can sıkıcı değildir – her parça üzerinde saatlerce veya günlerce çalışmış olmanıza rağmen.
Ne yazık ki, birçok blogcu kendilerini tam olarak bu durumda buluyor!
Neyse ki, bu konuda yapabileceğiniz bir şey var. Hemen çıkma oranlarını anlayarak, bugünden itibaren kendinizinkini düşürmek için proaktif adımlar atabilirsiniz.
“Hemen Çıkma Oranı” nedir?
Hemen çıkma oranı, bir sayfayı ziyaret ettikten sonra sitenizi terk eden okuyucuların sayısıdır. Yüksek bir hemen çıkma oranı cesaret kırıcıdır ve SEO için kötüdür. Google, sayfanızı nasıl sıralayacağınızı belirlemek için kullanıcıların davranışlarını değerlendirdiğinden, arama motoru, sayfanın düşük kaliteli olduğu anlamına gelen çok sayıda “hemen çıkma” değerini yorumlar.
Bunu göz önünde bulundurarak, blogunuzun hemen çıkma oranını azaltmak iyi sıralama için çok önemlidir.
Blogunuzun Hemen Çıkma Oranı Nasıl Düşürülür: 5 Hızlı İpucu
Blogunuzun hemen çıkma oranı istediğinizden yüksekse, azaltmak için şu beş ipucunu izleyin:
1. Blog yazılarınızın okunmasını kolaylaştırın
İçeriğiniz tıknaz, okunması zor veya kötü biçimlendirilmişse, okuyucular ayrılır. WordPress kullanıyorsanız, Yoast SEO gibi bir eklenti içeriğinizi biçimlendirmenize yardımcı olabilir. Diğer herkes için, başlamak için bazı ipuçları:
Ne yazık ki, birçok blogcu kendilerini tam olarak bu durumda buluyor!
Neyse ki, bu konuda yapabileceğiniz bir şey var. Hemen çıkma oranlarını anlayarak, bugünden itibaren kendinizinkini düşürmek için proaktif adımlar atabilirsiniz.
“Hemen Çıkma Oranı” nedir?
Hemen çıkma oranı, bir sayfayı ziyaret ettikten sonra sitenizi terk eden okuyucuların sayısıdır. Yüksek bir hemen çıkma oranı cesaret kırıcıdır ve SEO için kötüdür. Google, sayfanızı nasıl sıralayacağınızı belirlemek için kullanıcıların davranışlarını değerlendirdiğinden, arama motoru, sayfanın düşük kaliteli olduğu anlamına gelen çok sayıda “hemen çıkma” değerini yorumlar.
Bunu göz önünde bulundurarak, blogunuzun hemen çıkma oranını azaltmak iyi sıralama için çok önemlidir.
Blogunuzun Hemen Çıkma Oranı Nasıl Düşürülür: 5 Hızlı İpucu
Blogunuzun hemen çıkma oranı istediğinizden yüksekse, azaltmak için şu beş ipucunu izleyin:
1. Blog yazılarınızın okunmasını kolaylaştırın
İçeriğiniz tıknaz, okunması zor veya kötü biçimlendirilmişse, okuyucular ayrılır. WordPress kullanıyorsanız, Yoast SEO gibi bir eklenti içeriğinizi biçimlendirmenize yardımcı olabilir. Diğer herkes için, başlamak için bazı ipuçları:
- Büyük içerik parçalarını ayırın. Yoğun paragraflar bir okuyucunun en büyük düşmanıdır. İçeriğinizi kullanıcı dostu hale getirmek için en fazla 3-4 cümle içeren paragraflara bölün.
- Alt başlıklar kullanın. Alt başlıklar okunabilirlik ve SEO için mükemmeldir. Bunları doğru kullanmak için, 300 kelimelik aralıklarla metninize ekleyin. H2 etiketi ile biçimlendirin ve alakalı anahtar kelimeler ekleyin.
- Dilinizi basitleştirin. Basit dili okumak daha kolaydır. İdeal olarak, yazdığınız her yazı 8. sınıf okuma seviyesine sahip olmalıdır. 8. sınıf okuma seviyesinin nasıl göründüğünden emin değilseniz , Microsoft Word’de Flesch-Kincaid özelliğini etkinleştirin veya Hemingway gibi bir uygulama kullanın.
2. Başlıklarınızı dayanılmaz yapın
İken insanların% 80’i başlıklarını okumak , sadece% 20 vücut kopyasını okuyun. Bu, başlıklarınız ne kadar iyi olursa, kullanıcıların sayfanızdan “sıçramak” yerine içeriğinizle yapışma şansı o kadar yüksek olur.
Başlıklarınızı okuyucular için daha heyecan verici hale getirmek için, eylem kelimelerini kullanın, doğrudan okuyucuyu ele alın ve başlığınızı yayınlamadan önce ads analiz gibi bir araçla çalıştırın.
3. Blogunuzdaki reklamları sınırlayın
HubSpot’a göre , kullanıcıların% 73’ü çevrimiçi pop-up reklamlardan hoşlanmıyor ve% 91’i bugün reklamların birkaç yıl öncesine göre daha müdahaleci olduğuna inanıyor. Dahası, Google bu yılın başlarında, rahatsız edici pop-up ve geçiş reklamları görüntüleyen siteleri cezalandırmaya başlayacağını duyurdu.
Bunu aklınızda tutarak, blogunuzdaki reklamlara dikkat edin. Reklam gösterecekseniz, ekranın üst kısmına, kullanıcının içeriğinize erişmeden önce geçmişini tıklamak zorunda kalmayacağı türdeki küçük banner reklamlarla sadık kalın.
4. Bağlantı stratejinizi oluşturun
Blogunuzu daha çekici hale getirmek için iyi bir bağlantı stratejisi oluşturun. İdeal olarak, içeriğinizde sağlıklı bir dahili bağlantılar (sitenize veya içeriğinize bağlantılar) ve harici bağlantılar (ilgili üçüncü taraf kaynaklarına bağlantılar) içermelidir.
Bağlantıları doğru bir şekilde kullanmak için, bunları ilgili bağlantı metnine ekleyin ve etki alanı yetkisi puanı 50’den yüksek olan kaynakları kullanın .
5. Bloglarınıza görseller ekleyin
Blogunuza bir resim veya ekran görüntüsü eklemek basit gibi görünse de, HubSpot , bir içeriğe renkli bir görsel eklemenin insanların bunu% 80 okuma isteğini artırdığını bildiriyor . Bunu göz önünde bulundurarak, bloglarınızın önemli noktalarını göstermek için derinlemesine ekran görüntüleri, kaliteli stok fotoğrafları veya kişisel resimler kullanın.
Daha Küçük Hemen Çıkma Oranları Buradan Başlayın
Blogunuzun hemen çıkma oranını azaltmak aşılamaz gibi görünse de, bu beş ipucu başlamayı kolaylaştırır. İçeriğinizi daha okunabilir hale getirerek, başlıklarınızı geliştirerek, reklamları sınırlandırarak, bağlantı stratejinizi oluşturarak ve görsellerle içeriğinizi geliştirerek hemen çıkma oranınızı azaltmak ve kalan okuyucuların avantajlarından yararlanmaya başlamak kolaydır.
İken insanların% 80’i başlıklarını okumak , sadece% 20 vücut kopyasını okuyun. Bu, başlıklarınız ne kadar iyi olursa, kullanıcıların sayfanızdan “sıçramak” yerine içeriğinizle yapışma şansı o kadar yüksek olur.
Başlıklarınızı okuyucular için daha heyecan verici hale getirmek için, eylem kelimelerini kullanın, doğrudan okuyucuyu ele alın ve başlığınızı yayınlamadan önce ads analiz gibi bir araçla çalıştırın.
3. Blogunuzdaki reklamları sınırlayın
HubSpot’a göre , kullanıcıların% 73’ü çevrimiçi pop-up reklamlardan hoşlanmıyor ve% 91’i bugün reklamların birkaç yıl öncesine göre daha müdahaleci olduğuna inanıyor. Dahası, Google bu yılın başlarında, rahatsız edici pop-up ve geçiş reklamları görüntüleyen siteleri cezalandırmaya başlayacağını duyurdu.
Bunu aklınızda tutarak, blogunuzdaki reklamlara dikkat edin. Reklam gösterecekseniz, ekranın üst kısmına, kullanıcının içeriğinize erişmeden önce geçmişini tıklamak zorunda kalmayacağı türdeki küçük banner reklamlarla sadık kalın.
4. Bağlantı stratejinizi oluşturun
Blogunuzu daha çekici hale getirmek için iyi bir bağlantı stratejisi oluşturun. İdeal olarak, içeriğinizde sağlıklı bir dahili bağlantılar (sitenize veya içeriğinize bağlantılar) ve harici bağlantılar (ilgili üçüncü taraf kaynaklarına bağlantılar) içermelidir.
Bağlantıları doğru bir şekilde kullanmak için, bunları ilgili bağlantı metnine ekleyin ve etki alanı yetkisi puanı 50’den yüksek olan kaynakları kullanın .
5. Bloglarınıza görseller ekleyin
Blogunuza bir resim veya ekran görüntüsü eklemek basit gibi görünse de, HubSpot , bir içeriğe renkli bir görsel eklemenin insanların bunu% 80 okuma isteğini artırdığını bildiriyor . Bunu göz önünde bulundurarak, bloglarınızın önemli noktalarını göstermek için derinlemesine ekran görüntüleri, kaliteli stok fotoğrafları veya kişisel resimler kullanın.
Daha Küçük Hemen Çıkma Oranları Buradan Başlayın
Blogunuzun hemen çıkma oranını azaltmak aşılamaz gibi görünse de, bu beş ipucu başlamayı kolaylaştırır. İçeriğinizi daha okunabilir hale getirerek, başlıklarınızı geliştirerek, reklamları sınırlandırarak, bağlantı stratejinizi oluşturarak ve görsellerle içeriğinizi geliştirerek hemen çıkma oranınızı azaltmak ve kalan okuyucuların avantajlarından yararlanmaya başlamak kolaydır.